Editör Yazıları - Haberler

2015 Aralık ayı enflasyon rakamları açıklandı : %8.8... Hemen ardından ithalat ihracat rakamları belli oldu, tüm veriler negatif değerlere sahip... Nasıl olmasın ki ? Ülke son 6 ayını durmaksızın seçim beklentileri ve yenilenecek seçimin öncesi ve sonrasını bekleyerek geçirdi. Tüm beklentiler bu nedenle ötelendi, itile kakıla bankın ucuna gelindi

Türkiye 2015 yılını son 10 yılın en durağan yılı olarak geçirdi. Politik ve ekonomik kaygılar tüm bu sürece damgasını vurdu. Üç ay süren hükümet kurma komedisinin ardından 1 Kasım seçimlerine girdik. Siyasal partilerin kendilerinin dahi beklemediği sonuçlar, gerek Türkiye?yi gerekse dünyayı şok etti. Bu sonuçlar tartışılsa da, biz seçimlerin ülkemize hayırlı olmasını diliyoruz.

Büyük bir azim ile, dişiyle tırnağıyla olmayan sermaye birikimiyle işletmesini bir yerlere getirmiş, yüzlerce insana istihdam yaratmış, ekonomiye üretimle, ihracat ve dövizle katma değer üretmiş bu insanların hayallerini yıkmaya kimsenin hakkı yok.

Modern insanın en önem verdiği iki unsurdan biri bireysel özgürlüğü ise ikincisi de içinde yaşadığı mekandır. Evin mutfaktan yatak odasına, salona ve çalışma alanına kadar her bölümünde kullanılan tüm nesneler o evin mobilyalarının bir parçasıdır.

2015 yılının ikinci yarısına girerken Ocak ayının etkilerini hala yaşamaktayız. Bu beş aylık süreç aralıklı olarak sürekli ötelenen kimi beklentilerle geçti. Bir türlü bitmek bilmeyen yoğun siyasal atmosferden ekonomik konulara geçemedik bir türlü. Zamanımız yaşanan ekonomik durgunluğun nedenlerini sadece iç politik süreçlerle değerlendirmekle geçti ne yazık ki.

2014, tüm yıl boyunca çeşitli beklentilerle geçti. Bizler, her yıl bir öncekinden daha verimli daha olumlu bir yıl diliyoruz. İnsanoğlu yüzyıllar boyu her hasat vaktinde inancına göre dua edermiş. ?Tanrım bu yıl topraklarımıza bereket getir, yağmurunu eksik etme? diye.

Dünya ekonomi ve siyasetinde çok hızlı değişimler yaşanıyor. Siyasal alt üst oluşlar ekonomi ve finans dünyasını da derinden etkiliyor. Ukrayna ? Rusya kapışması, Avrupa ve Amerika?nın Rusya?ya ağır ekonomik ambargosuna dönüştü ve bir anda gerek Rus Rublesi, gerekse de Ukrayna para birimi Griuni, Dolar ve Euro karşısında en düşük paritelere indi.

İç acıması bilir misiniz ? İçiniz sıkışır, göğsünüz daralır. Soluk almak eziyete dönüşür. Dışarı çıkar yoğun oksijen alırsınız. Ağustos ayında İstanbul?un nemli havası içinize dolar. Çaresizsiniz. Klimanın karşınıza geçer ve geçici bir ferahlıkla kendinize gelir, derin bir ?Ohh !? çekersiniz. Düşünceler kafanızda dolanır durur.

Büyümenin makro ölçüleri her sektöre göre farklı kriterlerde değerlendirilmek zorunda. Mobilya gibi halen emek yoğun üretime dayanan ve büyük bir insan istihdamı oluşturan bir sektördeki büyüme, örneğin bir otomotiv veya dijital dünyadaki katma değer oranlarıyla kıyaslanmamalıdır.

2014 Mart - Nisan ayları içinde yaşananlar bir ülkede birkaç yıllık sürece eşdeğer sonuçlar ortaya çıkardı. Her yönüyle gerilimli ve agresif geçen günlerden bugüne, sular hala durulmuş değil. Yargısal operasyonlar, hükümetin neredeyse yeniden kurumsal yapılanması, ve ertesinde 1 Mayıs gerilimi süreci bugüne kadar taşıdı. İçte ve dışta tüm gözler Türkiye üzerindeyken biz belki de bu kadar ince hatlar üzerinde yaşadığımızı fark edemedik.

Siyasal hukuki ekonomik ve sosyolojik alt üst oluşların ertesinde nasıl bir yarın bekliyor bizleri, aynı gemide yüzen biz yönetilenler, yasa koyucunun kanunlarıyla yaşayan, her an değişime tabi hukuk savaşlarının arasında sıkışan bireyler ve geniş toplum kitleleri olarak üst yapıda süren bu acımasız savaşların arasında ezilen zavallı otlar olarak bizleri nasıl bir gelecek bekliyor.

Abartı ekonomisi, yüksek beklentiler, altyapısız böbürlenmelerle girdiğimiz 2013 yılında, Aralık ayının esen fırtınaları içinde herbirimiz ayarımızca dersimizi aldık. Para ekonomisi, ölçekleme bilmeden elimize geçen üç kuruş sermayeyi önemli bir güç sanıp, hayaller kurduk. Az gittik, uz gittik, dere tepe dolaşamadan vardığımız noktaya geldik.