Kısaca hatırlayalım; dolar, Ocak 2017’de 3,519 TL iken, kasım ayında 3,95 TL ile yılın ve tarihinin rekor noktasına ulaştı. Euro ise Ocak 2017’de 3,71 TL iken   kasım ayında 4,68 TL ile yine tarihi rekorunu kırdı. 
 2003 yılından bu yana TUİK tarafından en yüksek enflasyon rakamları açıklandı, 2017 Ocak ayında 9,22 olarak açıklanan enflasyon, Aralık ayında 12,98 ile son on dört yılın rekorunu kırdı.  Türkiye İstatistik Kurumunun araştırmasına göre gelir dağılımında 2016 yılında ülkede en zengin yüzde 10 kesimin geliri ile en yoksul yüzde 10’un geliri arasındaki fark 1.77 puan artarak 38.52 kata yükselmişti. Yani, Türkiye’de en zengin yüzde beşin gelirdeki payı, nüfusun yüzde kırk beşinin gelirinden daha fazla oldu. Yani; zengin daha zengin, fakir ise daha fakir oldu.
Bir yanda savaşlar, doğal felaketler, ekonomik krizler dünyayı derinlemesine etkilerken, finansal analiz raporlarına göre bankalar bu yıl dövizdeki son çeyreğin şaşırtmasına rağmen yine yüksek kar bilançolarını açıkladılar. 
Ancak yakın zamanda hayatımıza giren yeni finansal kavramlar da gündemin en çok konuşulanlarındandı.  Bunlardan biri endüstri 4.0 diğeri ise Bitcoin. Endüstri 4.0’ı bizler de yıl içinde farklı bir bakış açısıyla defalarca dergimizde işledik. Şimdi sırada Endüstri 5.0 çalışmaları var. Otomasyon, robotik teknolojisi ve makinelerin birbirleriyle yapay iletişimleri gibi uygulamalardan çok daha öte olarak Türkiye, iyi bir teknoloji kullanıcısı olarak istatistiklerde ön sıralarda olmaya devam edecek. Diğer ilginç bir konu ise çoğumuzun henüz yeni telaffuz ettiği Bitcoin, Bit para, bir haftada 10 dolardan 300 dolara yükselen sanal bir pazar bu; 2009 yılında kendini Satoshi Nakamoto diye tanıtan biri tarafından kurulan bir sistemin adı. Kısa zamanda tüm dünyaya yayılarak neredeyse oligarşi sisteminin rantlarına taş koyacak düzeyde. Ne vergisi var ne de ÖTV’si, stopajı var.  Kazandığını hoop cebe atıyorsun riskleri de senin.  Borsa riski gibi. Bitcoin dallanıp budaklanınca işe Avrupa Birliği ülkeleri ve AB konuya el atarak bu tip finansal hareketlerin vergilendirilmesi ve devletlerin kontrolleri altında yürütülmesi konusunu şimdiden tartışmaya başladılar. 
2018’in ilk çeyreğinde ise siyasal güven endeksi hemen hemen tüm dünyada negatif. Dünyanın pek çok yerinde savaş yanlısı rejimler güçleniyor. Şahinler ve savaş yanlıları Orta Doğu’da yaratılan felaketlerin ertesinde oluşan göç ve ekonomik sorunları kaşıyarak güç devşirmesi yapıyorlar.
Bütün bunların paralelinde yeni bir yıla giriyoruz, Ülkemiz ve sektörümüz için hayırlı olmasını diliyorum. Burada daha 2017 yılının çok zayıf yönlerini işledik sanırım. Bu yönler yıl boyu bizleri daha çok etkiledi ama güzel şeyleri de Mart ayında yazarız artık.
Saygılarımla
Nesip uzun.