Reel Ekonomi Reel Politikaları Gerektirir.
İç pazara endeksli firmaların pazardan eklenerek silindiğine tanık oluyoruz. Yerine yeni firmalar da pek çıkamıyor çünkü yatırım yapılacak zaman ve mekanda yaşamıyoruz, işletmeci çok temkinli, bu gün için üretimde kapasite artırımından çok, mevcudu korumak ve mevcut yatırımı rektifiye şeklinde gelişmelere tanık oluyoruz. Türkiye kısa bir zaman diliminde iki seçim birden yaşadı ve bu süreçler beklentilere de heba oldu.
Yaşanan bilinememezliklerin yatırımcıdaki izdüşümü şimdilik bunlar, Ancak bu sürecin daha ne kadar süreceği de bir o kadar önemlidir. Bu nedenledir ki, Uluslararası statükonun da sıkıştırdığı ve etkilerinin çok yönlü hissedildiği güncel duruma uygun çıkış politika ve kararların alınması ülke ve ekonominin yararınadır.
Türkiye olarak, katma değerli, tasarım odaklı nitelikli üretim pazarının esas alıcısı olan, Avrupa alıcısına odaklanalım derken, bilmem ne beşlisinin peşine takılıp derin sularda boğulmayalım, Emperyalizmin iyisi, kötüsü yoktur, Kapitalzm azami kar ve çıkar üzerine kurulmuştur. O anın çıkarları ne ise sahnede onu yaşarsınız, çıkarlar bir anda düşmanı dost, dostu düşmana dönüştürebilir. S400’lerle, F35’ler arasında sıkıştırılmış ve Güneyde deniz petrolleri, doğuda Davutoğlu’nun gerçeklikten uzak hayali stratejilerinin ürünü bir maceradan en kısa zamanda kurtulamazsak ne ekonomiyi ne de ülkeyi düzlüğe çıkartabiliriz.
Saygılarımla
Nesip Uzun