MOSDER Başkanı Ahmet Güleç: Lojistik maaliyetlerin düşürülmesi, Türk mobilyacılara yeni pazarların kapısını açacaktır
01-04-2014
Mobilya ihracatının 2003?ten bu yana her yıl dış ticaret fazlası vererek artış gösterdiğini kaydeden Türkiye Mobilya Sanayicileri Derneği (MOSDER) Başkanı Ahmet Güleç, sektörün gündemdeki konularına değindiği açıklamasında, lojistik maliyetlerden taksitli satışa, hedef pazarlardan ihracat hedeflerine kadar pek çok konuya açıklık getirdi.
Mobilya ihracatının 2003ten bu yana her yıl dış ticaret fazlası vererek artış gösterdiğini kaydeden Türkiye Mobilya Sanayicileri Derneği (MOSDER) Başkanı Ahmet Güleç, dolaylı olarak 500 bin kişiyi istihdam eden sektörün bu yılki ihracat hedefini 2.5 milyar dolar olarak açıkladı.Mobilyacılarımız Türklerin YoğunYaşadığı Yerlerden Çok AvrupalıTüketicilere YönelmeliTürkiyenin mobilya üretiminde üs olma yolunda ilerlediğine dikkat çeken Güleç, mobilyanın sürdürülebilir bir büyüme sağlayan sektör olduğunun altını çizdi. Türkiyenin en fazla ihracat yaptığı ülkeler arasında Irak, Libya, Almanya, Fransa ve Azerbaycan gibi ülkelerin öne çıktığını belirten Ahmet Güleç, mobilyanın daha kalıcı pazarlarda yer bulması gerektiğine dikkat çekti. Güleç, Örneğin İrana eskiden çok mal satardık, ama şimdi satamıyoruz. Çünkü bu tip pazarlar kaygan pazarlar. Ülkelerin aldığı bir kararla o pazarlar da kapanabiliyor. Mısırdaki olaylar 150 milyon dolar civarında eksi bakiye olarak bize yansıdı. Suriye lojistik anlamda bizim için Ürdün, Suudi Arabistan, Beyrut, Lübnana bir geçiş kapısıydı. Bu kapının kapanması da sektörü olumsuz etkiledi. Avrupa pazarı olmazsa olmaz. Ama Avrupa pazarına daha fazla mal satmamız lazım. Rusya önemli bir pazar. Afrika gibi uzak pazarları hiç ihmal etmedik. Oralarda pazar yeni oluşuyor. En önemli pazarlardan biri de Çin ve Hindistandır. Bu iki ülke dünyanın en büyük alıcısı olan Amerikadan daha cazip pazarlardır. Türk mobilyası oraya markalarıyla giriyor ve oradaki pazar marka bilinciyle oluşuyor.Avrupalı İmajımızı Kullanarak Çin ve Hindistan Pazarına Girmeye BaşlayabilirizTasarım gücümüzle ve Türkiyenin Avrupalı imajını kullanarak bu iki ülkeye üst segmentten girebiliriz dedi. Türk mobilya sektörünün Avrupaya ihracatında önemli bir ayrıntıya vurgu yaparak sektörün özeleştiri yapması gerektiğini kaydeden Güleç, Türkiyenin ağırlıklı olarak Avrupada Türklerin yaşadığı bölgelere ihracat yaptığını, pazarı kalıcılaştırmak için Avrupalı tüketicilere yönelmeleri gerektiğini anlattı.Lojistik maliyetlerinin düşürülmesi yeni pazarlar açarLojistik maliyetlerinin yüksek olmasını sektörün önündeki en büyük ihracat engeli olarak ifade eden Ahmet Güleç, doğru pazarlara girebilmek ve kalıcı olmak için lojistik maliyetlerinin düşürülmesi gerektiğinin altını çizdi. 30-35 bin dolarlık yüklü bir TIRın bugün Kazakistana götürülmesinin maliyetinin 12-13 bin dolar olduğunu kaydeden Güleç şöyle devam etti:Lojistik maliyetlerinden dolayı Özbekistan, Kazakistan, Türkmenistan gibi ülkeler kendilerine daha yakın olan ve lojistik anlamında desteklenen Çin gibi ülkeleri tercih ediyor. Lojistik sorununu çözersek farklı pazarlarda daha kalıcı olma şansımızı artıracağız. Özellikle Çin fuarında 5 yıldır Türkiye mobilya standı açıyoruz. 26 firmamız bu sene katılacak. Üst kimlik markamız Discover Turkish furniture. Bu pazara üst noktadan giriş yapmak istiyoruz. Bu konuda Ekonomi Bakanlığının bugüne kadar verdiği desteklerle bir dönüşüm başladı. Artık sivil toplum kuruluşları da proje geliştirerek Ür-Ge desteklerinden yararlanabiliyor. Mobilyayla ilgili yaklaşık 19 Ür-Ge projesi yapıldı. Bu da sektörün ne kadar dinamik olduğunu gösteriyor. Ekonomi Bakanlığı bu anlamda KOBİlerin önünü açtı. Öte yandan İranın ithal ikameci bir tavırla almaktan çok orada üretmeyi tercih etmesi sonucu kapanan bu bölgenin önümüzdeki süreçte açılacağını düşünüyoruz. Çünkü Türk mobilyası İranda bir marka.Taksite sınırlandırma sektörü kayıtdışına iterİç pazarda bir dugunluk olduğunu ve iç pazarın desteklenmesi gerektiğini ifade eden Güleç, Son olarak taksitlendirmeler 12 aydan 9 aya düşürüldü. Bu da pazarı kayıtdışına iter. Senetli satışlar başlayabilir. Hem üreticiler için bir risk, hem de devlet için vergi kaybı anlamına gelir. Kayıt altında olmayan bir sektörün geleceği olmaz. MOSDER olarak bir çalışma yaptık ve raporu Bakanlığa gönderdik dedi.