Tasarım ve yapı profesyonellerinden oluşan bir kullanıcı kitlesi ile Dezinti Tasarım Danışmanlık tarafından gerçekleştirilen anketin sonuçlarına göre 723 katılımcıdan %22si projelerinde mobilya tasarımcılarıyla çalışıyor. Bu orandan biraz daha fazlası olan (%32) 231 kişi, projelerinde mobilya işlerini kendi ekipleriyle veya kendi tasarımlarıyla çözüyorlar. Mimarlar ve proje uygulayıcıları arasında 330 kişiden oluşan en büyük oran ise (%46) projelerinde hazır mobilya kullanıyor.

Yapı profesyonelleri mimari projelerinde genellikle (86% oranda) dışarıdan danışmanlık almıyorlar ve kendi uzmanlaşmış ekipleriyle proje aşamalarını çözüyorlar. %14lük bir oranda da dekorasyon, ofis ve donanımı, aydınlatma, banyo, mutfak, ışık ve ses sistemleri, ısıtma, havalandırma, mekanik ve elektrik konularında özel danışmanlık hizmetine başvuruyor.

Mimarlar ve satınalmacılar mobilya veya projeye özel herhangi bir yapı malzemesini seçerken, özellikle işverenle fikir ortaklığı sırasında en çok fiyatı (%23) ve işlevselliği (%22) dikkate alıyorlar. Hemen arkasından da estetik ve sanatsal çözümler (%21) ve işverenin kişisel tercihleri (%20) geliyor. Malzemenin veya mobilyanın ekolojik özellikleri daha arka sıralarda yer alırken (%7), en son sırada marka bilgisi (%5) ve belirli bir tasarımcı talebi (%2) geliyor. Yani tasarımcısı ve markası ayırt edilmeksizin ürünün işlevselliği, fiyatı, estetik özellikleri en önemli kriterleri oluyor.

ABD İşveren Kurumu İstatistiklerine göre mimari bünyeler %14 oranda iç mimar ve dekoratör istihdam ediyor, böylece mimarlar ve iç mimarlar projenin en erken safhalarından itibaren bir arada çalışma fırsatı buluyor. Mimarlar %73 oranda özelleşmiş iç mimari ofislerden veya mutfak-banyo, vb. yüklenici firmalarından hizmet alıyor.