İhracatçı Eğilim Araştırması'nın 2012 ilk çeyrek sonuçları açıklandı
07-06-2012
Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, İhracatçı Eğilim Anketi 2012 ilk çeyrek sonuçlarını açıkladı. Raporun bir özeti aşağıda:
Nisan ayı içerisinde 507 ihracatçı firmanın orta ve üst düzey yöneticilerinin katılımı ile gerçekleştirilen anketin sonuçlarını Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi, düzenlediği basın toplantısıyla açıkladı. Büyükekşi, ihracatçıların Ocak-Mart 2012 dönemindeki gerçekleşmeleri değerlendirdiklerinde geçen yılın aynı dönemine kıyasla en yüksek oranda artış gösteren maliyet kaleminin yüzde 70,3 ile girdi maliyetleri olduğunun görüldüğünü buna karşın üretim, ihracat, genel karlılık düzeyi ve ihracatta karlılık düzeylerinde artış olduğunu söyledi.
İhracatçıların 2. çeyrekten beklentilerinin ele alındığında yılın ilk yarısı için durağan bir resim çizdiklerini vurgulayan Büyükekşi, "Yılın 2. çeyreğinde girdi maliyetlerinin artacağı beklentisi içerisinde olan firmaların oranı %51,1'dir. Hammadde birim ithalat fiyatında artış beklentisi içerisinde olan firmaların oranı ise %31,2 olarak tespit edilmektedir. Üretimlerinin ve ihracatlarının artacağını beyan edenlerin oranları ise sırasıyla %41,1 ve %45,4'tür. Genel karlılık düzeyleri (%18,5) ve ihracatta karlılık düzeyinde (%17,2) artış bekleyen firmaların oranlarında az da olsa artış gözlenmektedir."dedi.
Hammaddenin yüzde 68'i yurtiçinden
Ankete göre firmaların üretimlerinde kullandıkları hammaddelerin ortalama %67,7'sini yurtiçinden temin ettiklerini anlatan Büyükekşi, "Bu veriler Sayın Ekonomi Bakanımız Zafer Çağlayan tarafından açıklanan İthalat haritasını da doğrulamaktadır. Dolayısıyla ithalatın büyük bölümünün ihracatçı tarafından yapıldığı söyleminin bir "şehir efsanesi olduğu iyice ortaya çıkmıştır." diye konuştu.
Yılın ilk çeyreğinde geçen döneme kıyasla ihracatta ilk 1000 firmanın yeni pazarlara girme oranında artış yaşandığına dikkat çekken Büyükekşi'nin açıkladığı anketten çarpıcı bölümler şunlar:
- Bu dönemde yeni pazarlara açıldığını belirten firmaların oranının en yüksek olduğu sektör otomotiv sanayidir (%47,1). Bunu sırasıyla makine, elektrik-elektronik ve bilişim (%45,5), kimyevi maddeler (%43,3) ile demir-çelik ve demirdışı metaller (%40,8) sektörleri izlemektedir.
- Nisan - Haziran döneminde Yeni hedefleri olan firmaların arasında Rusya, Çin, ABD, Irak ve Birleşik Arap Emirlikleri ilk 5 ülke olarak belirginleşmektedir. İlk 5 ülke arasında AB ülkelerinin yer almaması, bu bölgedeki ekonomik kriz nedeniyle ihracatın çeşitlendirilmesi stratejisi açısından olumlu bir gelişme olarak değerlendirebilir.
- Firmaların %62,5'i yılın ilk çeyreğinde mevcut pazarlarda yeni müşterilerden sipariş alabildiklerini beyan etmektedir. Bu oran ilk 500 listesinde %66,7'ye yükselmektedir. Ancak ilk 1000'in dışında kalan firmalar nezdinde bu oran %58,3'e düşmektedir. Aynı dönemde müşteri kaybettiğini belirten firmaların oranı %36,1'dir. Gerçekleşmelere mutlak değerler açısından bakıldığında firmaların genel anlamda portföylerine yeni müşteriler katabildikleri görülmektedir. Bu anlamda ihracatçılar ve özellikle de ilk 500 firma açısından trendin yukarı yönlü seyrettiği belirtilmelidir. Bu durum ihracatçılarımızın piyasadaki gelişmelere göre esnek davranabildiklerini ve hızlıca yeni pozisyon alabildiklerini göstermektedir.
Pazarlamada en önemli sorun rekabetçi fiyat sunamama
- İhracatçılarımıza Ocak-Mart döneminde, ihracat pazarlamasında hangi sorunlarla karşılaştıklarını sorduğumuzda; % 57 ile rekabetçi fiyat sunamama, % 51,3 ile hedef ülkenin ekonomik koşulları ön plana çıkmaktadır.
- Yılın ikinci çeyreğinde de dış finansman talebinde bulunacağını söyleyen firmaların oranı %44,2'dir. Dolayısı ile finansman ihtiyacının artarak devam ettiği görülmektedir.
- 2012 yılı 1. çeyrekte sektörde ortalama çalışan sayısı 162 olarak hesaplanmaktadır. Yılın ilk çeyreğinde çalışan sayısı geçtiğimiz dönemle paralellik göstermektedir. Mavi yakalı çalışan sayısındaki azalma, beyaz yakalı çalışan sayısındaki artışla dengelenmektedir. Ocak-Mart 2012 döneminde beyaz yakalı çalışanların arttığını belirten firmaların oranı %29,2 iken, mavi yakalı çalışan sayısının arttığını belirten firmaların oranı %36,9'dur.
- 2012 yılında istihdam edilmesi planlanan işletme başına ortalama yeni çalışan sayısı 9'dur.
Piyasa beklentileri
- Firmalar Nisan-Haziran USD/TL kurunu 1.80, yıl sonu USD/TL kurunu ise 1.84 olarak tahmin etmektedir. Firmaların aynı dönemlere ait Euro/TL kur tahminleri ise sırasıyla 2.35 ve 2.39'dur. Firmaların Euro/USD parite tahmini ise 1.32 olarak tespit edilmektedir.
- Enflasyon tahminleri ise %9,23 seviyesinde hesaplanmaktadır. Benzer optimist bir tahmin ise büyüme beklentisinde görülmektedir. İhracatçı firmaların 2012 yılı büyüme beklentisinin %7,07 olduğu görülmektedir.
- İhracatçı firmaların genel ekonomik gelişmeler hakkındaki görüşleri ise durağan bir görünüm sergilemektedir. Firmaların %51,1'i faaliyet gösterdikleri sektörün, %52,1'i ise Türkiye ekonomisinin yılın kalan kısmında değişmeyeceğini düşünmektedir. Firmaların %36,5'i sektörlerinin yılın sonunda daha iyi olacağını beklerken, Türkiye ekonomisinin yıl sonunda daha iyi olacağını bekleyenlerin oranı %35,1'dir. İhracatçıların %50,5'i AB ekonomisindeki kötü gidişatın artık durduğu kanaatini taşımaktadır.
İhracatçının derdi enerji maliyetleriyle
İhracatçı 2012 için iyimser ancak temkinli (ihracatt.jpg)- Firmalarımıza sektörlerinin öncelikli sorunlarını sorduğumuzda %64,9'u enerji Maliyetlerini, % 53,5'i döviz kurlarını, % 49,9 u ise finansman maliyetlerini sektörlerinin öncelikli sorunlarının başında görmektedir.
- Firmaların %71,2'sinin yeni Türk Ticaret Kanunu hakkında bilgili oldukları görülmektedir. Bu kitle içerisinde biraz bilgiliyim' cevabını veren firmaların oranı %63,9 olarak hesaplanmaktadır. Yeni Türk Ticaret Kanunu hakkında bilgili olmadıklarını belirten firmaların oranı ise %28,8'dir.
- Yeni Türk Ticaret Kanunu'nun firmalara ilk sırada şeffaflık (%59,4), sonrasında ise kurumsallaşma (%49,7), sorumluluk (%44,8) ve hesap verilebilirlik (%42,8) açısından avantaj sağlayacağı düşünmektedir.
- Firmaların Türk Ticaret Kanunu'nun yetersiz olduğunu, geliştirilmesi beklentisini taşıdıklarını söyledikleri alanları ise "basılı kağıt ve belge içeriği (%45,4), "adli ve idari cezalar (%44,6), "şirkete borçlanma yasağı (%37,7) ve "internet sitesine ilişkin hükümler(%34,9) olarak belirtmektedir.
Türk malları için kalite algısı yükseliyor
- İhracatçı firmalara yabancı müşterilerinin mal satın alırken tercihlerine etki eden unsurların ne olduklarını düşündükleri sorduğumuzda, Ürün kalitesi (%39,3) ve fiyatın (% 38,9) firmaların ilk iki sırada mutabık oldukları unsurlar olarak belirginleştiği görmekteyiz. Bu verileri halkımıza iyi anlatmalıyız. Bunun ne anlama geldiğinin açıklığa kavuşmasını istiyoruz. Bu ne demek Bu, ihracat yaptığımız ülkelerdeki alıcıların en önce malın kalitesine baktıkları anlamına geliyor. Yani Türk ihracatçısı kaliteli ürün üretiyor. Ülkemizdeki alıcıların artık kalite nedeniyle ithal ürüne yönelmemesi gerektiğini düşünüyoruz. Biz ülkemizde ürettiklerimizi kaliteli üretiyoruz.
Yine yabancı müşterilerin düşüncelerini tespit etmeye yönelik modellenen bir sorudan elde edilen bulgulara göre; Türkiye menşeili ürünlerin yüksek kaliteli olması (%65,1), ihracatçı firmaların müşteri odaklı esnek hizmet anlayışını benimsemeleri (%63,1) ve hızlı üretim (%60,9) Türk ürünlerinin tercih edilmelerini kuvvetlendiren destekleyen ilk 3 unsurdur.
-Yine bu ankette yeni eklediğimiz son soruda, sektörlerimizin uluslar arası değer zincirinde kendilerini nerede gördüklerini öğrenmeye çalıştık. İhracatçılarımızın yüzde 40,2'sinin orta kar oranlı sektörlerde olduğunu gördük. Orta yüksek ve yüksek karlı sektörlerin toplamı ise yüzde 9,7 olarak ortaya çıktı. Bu değerler bize sektörlerimizin uluslar arası değer zincirlerinde daha yüksek kar marjlarının bulunduğu segmentlere doğru gitmeleri gerektiğini gösteriyor. Biz de TİM olarak ileri teknoloji, inovasyon, marka gibi kavramların üzerinde duruyor ve sektörlerimizi bu hedeflere yönlendiriyoruz. Bunun için ar-ge proje pazarlarını, tasarım yarışmalarını destekliyoruz. İnovasyonu ihracatçılarımızın içselleştirmesi için yoğun olarak çaba gösteriyoruz.
Nisan ayı içerisinde 507 ihracatçı firmanın orta ve üst düzey yöneticilerinin katılımı ile gerçekleştirilen anketin sonuçlarını Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi, düzenlediği basın toplantısıyla açıkladı. Büyükekşi, ihracatçıların Ocak-Mart 2012 dönemindeki gerçekleşmeleri değerlendirdiklerinde geçen yılın aynı dönemine kıyasla en yüksek oranda artış gösteren maliyet kaleminin yüzde 70,3 ile girdi maliyetleri olduğunun görüldüğünü buna karşın üretim, ihracat, genel karlılık düzeyi ve ihracatta karlılık düzeylerinde artış olduğunu söyledi.
İhracatçıların 2. çeyrekten beklentilerinin ele alındığında yılın ilk yarısı için durağan bir resim çizdiklerini vurgulayan Büyükekşi, "Yılın 2. çeyreğinde girdi maliyetlerinin artacağı beklentisi içerisinde olan firmaların oranı %51,1'dir. Hammadde birim ithalat fiyatında artış beklentisi içerisinde olan firmaların oranı ise %31,2 olarak tespit edilmektedir. Üretimlerinin ve ihracatlarının artacağını beyan edenlerin oranları ise sırasıyla %41,1 ve %45,4'tür. Genel karlılık düzeyleri (%18,5) ve ihracatta karlılık düzeyinde (%17,2) artış bekleyen firmaların oranlarında az da olsa artış gözlenmektedir."dedi.
Hammaddenin yüzde 68'i yurtiçinden
Ankete göre firmaların üretimlerinde kullandıkları hammaddelerin ortalama %67,7'sini yurtiçinden temin ettiklerini anlatan Büyükekşi, "Bu veriler Sayın Ekonomi Bakanımız Zafer Çağlayan tarafından açıklanan İthalat haritasını da doğrulamaktadır. Dolayısıyla ithalatın büyük bölümünün ihracatçı tarafından yapıldığı söyleminin bir "şehir efsanesi olduğu iyice ortaya çıkmıştır." diye konuştu.
Yılın ilk çeyreğinde geçen döneme kıyasla ihracatta ilk 1000 firmanın yeni pazarlara girme oranında artış yaşandığına dikkat çekken Büyükekşi'nin açıkladığı anketten çarpıcı bölümler şunlar:
- Bu dönemde yeni pazarlara açıldığını belirten firmaların oranının en yüksek olduğu sektör otomotiv sanayidir (%47,1). Bunu sırasıyla makine, elektrik-elektronik ve bilişim (%45,5), kimyevi maddeler (%43,3) ile demir-çelik ve demirdışı metaller (%40,8) sektörleri izlemektedir.
- Nisan - Haziran döneminde Yeni hedefleri olan firmaların arasında Rusya, Çin, ABD, Irak ve Birleşik Arap Emirlikleri ilk 5 ülke olarak belirginleşmektedir. İlk 5 ülke arasında AB ülkelerinin yer almaması, bu bölgedeki ekonomik kriz nedeniyle ihracatın çeşitlendirilmesi stratejisi açısından olumlu bir gelişme olarak değerlendirebilir.
- Firmaların %62,5'i yılın ilk çeyreğinde mevcut pazarlarda yeni müşterilerden sipariş alabildiklerini beyan etmektedir. Bu oran ilk 500 listesinde %66,7'ye yükselmektedir. Ancak ilk 1000'in dışında kalan firmalar nezdinde bu oran %58,3'e düşmektedir. Aynı dönemde müşteri kaybettiğini belirten firmaların oranı %36,1'dir. Gerçekleşmelere mutlak değerler açısından bakıldığında firmaların genel anlamda portföylerine yeni müşteriler katabildikleri görülmektedir. Bu anlamda ihracatçılar ve özellikle de ilk 500 firma açısından trendin yukarı yönlü seyrettiği belirtilmelidir. Bu durum ihracatçılarımızın piyasadaki gelişmelere göre esnek davranabildiklerini ve hızlıca yeni pozisyon alabildiklerini göstermektedir.
Pazarlamada en önemli sorun rekabetçi fiyat sunamama
- İhracatçılarımıza Ocak-Mart döneminde, ihracat pazarlamasında hangi sorunlarla karşılaştıklarını sorduğumuzda; % 57 ile rekabetçi fiyat sunamama, % 51,3 ile hedef ülkenin ekonomik koşulları ön plana çıkmaktadır.
- Yılın ikinci çeyreğinde de dış finansman talebinde bulunacağını söyleyen firmaların oranı %44,2'dir. Dolayısı ile finansman ihtiyacının artarak devam ettiği görülmektedir.
- 2012 yılı 1. çeyrekte sektörde ortalama çalışan sayısı 162 olarak hesaplanmaktadır. Yılın ilk çeyreğinde çalışan sayısı geçtiğimiz dönemle paralellik göstermektedir. Mavi yakalı çalışan sayısındaki azalma, beyaz yakalı çalışan sayısındaki artışla dengelenmektedir. Ocak-Mart 2012 döneminde beyaz yakalı çalışanların arttığını belirten firmaların oranı %29,2 iken, mavi yakalı çalışan sayısının arttığını belirten firmaların oranı %36,9'dur.
- 2012 yılında istihdam edilmesi planlanan işletme başına ortalama yeni çalışan sayısı 9'dur.
Piyasa beklentileri
- Firmalar Nisan-Haziran USD/TL kurunu 1.80, yıl sonu USD/TL kurunu ise 1.84 olarak tahmin etmektedir. Firmaların aynı dönemlere ait Euro/TL kur tahminleri ise sırasıyla 2.35 ve 2.39'dur. Firmaların Euro/USD parite tahmini ise 1.32 olarak tespit edilmektedir.
- Enflasyon tahminleri ise %9,23 seviyesinde hesaplanmaktadır. Benzer optimist bir tahmin ise büyüme beklentisinde görülmektedir. İhracatçı firmaların 2012 yılı büyüme beklentisinin %7,07 olduğu görülmektedir.
- İhracatçı firmaların genel ekonomik gelişmeler hakkındaki görüşleri ise durağan bir görünüm sergilemektedir. Firmaların %51,1'i faaliyet gösterdikleri sektörün, %52,1'i ise Türkiye ekonomisinin yılın kalan kısmında değişmeyeceğini düşünmektedir. Firmaların %36,5'i sektörlerinin yılın sonunda daha iyi olacağını beklerken, Türkiye ekonomisinin yıl sonunda daha iyi olacağını bekleyenlerin oranı %35,1'dir. İhracatçıların %50,5'i AB ekonomisindeki kötü gidişatın artık durduğu kanaatini taşımaktadır.
İhracatçının derdi enerji maliyetleriyle
İhracatçı 2012 için iyimser ancak temkinli (ihracatt.jpg)- Firmalarımıza sektörlerinin öncelikli sorunlarını sorduğumuzda %64,9'u enerji Maliyetlerini, % 53,5'i döviz kurlarını, % 49,9 u ise finansman maliyetlerini sektörlerinin öncelikli sorunlarının başında görmektedir.
- Firmaların %71,2'sinin yeni Türk Ticaret Kanunu hakkında bilgili oldukları görülmektedir. Bu kitle içerisinde biraz bilgiliyim' cevabını veren firmaların oranı %63,9 olarak hesaplanmaktadır. Yeni Türk Ticaret Kanunu hakkında bilgili olmadıklarını belirten firmaların oranı ise %28,8'dir.
- Yeni Türk Ticaret Kanunu'nun firmalara ilk sırada şeffaflık (%59,4), sonrasında ise kurumsallaşma (%49,7), sorumluluk (%44,8) ve hesap verilebilirlik (%42,8) açısından avantaj sağlayacağı düşünmektedir.
- Firmaların Türk Ticaret Kanunu'nun yetersiz olduğunu, geliştirilmesi beklentisini taşıdıklarını söyledikleri alanları ise "basılı kağıt ve belge içeriği (%45,4), "adli ve idari cezalar (%44,6), "şirkete borçlanma yasağı (%37,7) ve "internet sitesine ilişkin hükümler(%34,9) olarak belirtmektedir.
Türk malları için kalite algısı yükseliyor
- İhracatçı firmalara yabancı müşterilerinin mal satın alırken tercihlerine etki eden unsurların ne olduklarını düşündükleri sorduğumuzda, Ürün kalitesi (%39,3) ve fiyatın (% 38,9) firmaların ilk iki sırada mutabık oldukları unsurlar olarak belirginleştiği görmekteyiz. Bu verileri halkımıza iyi anlatmalıyız. Bunun ne anlama geldiğinin açıklığa kavuşmasını istiyoruz. Bu ne demek Bu, ihracat yaptığımız ülkelerdeki alıcıların en önce malın kalitesine baktıkları anlamına geliyor. Yani Türk ihracatçısı kaliteli ürün üretiyor. Ülkemizdeki alıcıların artık kalite nedeniyle ithal ürüne yönelmemesi gerektiğini düşünüyoruz. Biz ülkemizde ürettiklerimizi kaliteli üretiyoruz.
Yine yabancı müşterilerin düşüncelerini tespit etmeye yönelik modellenen bir sorudan elde edilen bulgulara göre; Türkiye menşeili ürünlerin yüksek kaliteli olması (%65,1), ihracatçı firmaların müşteri odaklı esnek hizmet anlayışını benimsemeleri (%63,1) ve hızlı üretim (%60,9) Türk ürünlerinin tercih edilmelerini kuvvetlendiren destekleyen ilk 3 unsurdur.
-Yine bu ankette yeni eklediğimiz son soruda, sektörlerimizin uluslar arası değer zincirinde kendilerini nerede gördüklerini öğrenmeye çalıştık. İhracatçılarımızın yüzde 40,2'sinin orta kar oranlı sektörlerde olduğunu gördük. Orta yüksek ve yüksek karlı sektörlerin toplamı ise yüzde 9,7 olarak ortaya çıktı. Bu değerler bize sektörlerimizin uluslar arası değer zincirlerinde daha yüksek kar marjlarının bulunduğu segmentlere doğru gitmeleri gerektiğini gösteriyor. Biz de TİM olarak ileri teknoloji, inovasyon, marka gibi kavramların üzerinde duruyor ve sektörlerimizi bu hedeflere yönlendiriyoruz. Bunun için ar-ge proje pazarlarını, tasarım yarışmalarını destekliyoruz. İnovasyonu ihracatçılarımızın içselleştirmesi için yoğun olarak çaba gösteriyoruz.