FRANSA MOBILYA PAZARI

Mobilya Dekorasyon Dergisi - Mobilya Dekorasyon - Dergi - Yayın - İletişim - Dergi - furniture - wood - design - dizayn - aksesuar - kenarbandı - edgeband - makine -woodworking - woodworkingmachinery - fair - mobilya fuarları - woodworking machinery - ahsap makineleri- glue-yapıştırıcı tutkal-

FRANSA MOBILYA PAZARI

12-01-2016
FRANSA MOBILYA PAZARI
ESPRIT MEUBLE 2015 Fuarındaki gözlemlerimiz, aldığımız izlenim ve bilgiler ışığında, Fransız mobilya pazarının kendisine yıllar sonra tekrar önemli bir misyon belirlediğini ve eski günlerdeki itibarına geri dönmeyi amaçladığını ve bu konuda ciddi adımlar atmaya hazırlandığını söyleyebiliriz.
RÖNESANS TASARIM ÜSLUBUNDA İMZA SAHİBİ BİR GELENEK

Fransa, eski dönemlerden bu yana ahşap işçiliği, dekorasyon ve mobilya konusundaki ustalığı ve tarzı ile Avrupanın mirasında önemli bir yere sahip olup, bu konuda hep İtalya ile yarışmıştır. Bu konuda Germen, Nordik ve Anglo Saksonları geride bırakan bu iki ülke, Ortaçağdan bu yana, özellikle de Rönesans ile birlikte, kendi üsluplarını yaratarak geliştiren ve bu anlamda hem Avrupa, hem de dünyanın diğer bölgelerine örnek olmuşlardır.

Gerçekten de oldukça özgün ve değişik sanat ve endüstri akımlarına imza atmış bir ülke olan Fransa, gerek toprakları üzerinde sahip olduğu geniş orman kaynakları, gerek sömürgesi olan Afrika ülkelerinden edindiği ham madde, gerekse de zenaatkar bir miras üzerinde geliştirdiği tasarım özelliği ile, her dönem Avrupa mobilyası içerisinde hep başta gelmiştir.

ZENGİN AHŞAP HAMMADDE KAYNAKLARI

Yüzölçümü açısından Avrupanın en büyük, (Rusya ve Ukrayna katılırsa üçüncü) ülkesi olan Fransa mobilya hammaddesi açısından oldukça avantajlı bir ülkedir.Esas itibariyle İsveç ve Finlandiyadan sonra Avrupanın en çok ormana sahip olan Fransanın dörtte birinden fazlası ormanlarla kaplı olup, ülkenin kuzey kesiminde meşe ve kayın iç bölgelerde ise daha çok huşağacı, çam ve kavak ağaçları bulunmaktadır.

Kolonial dönemde tam bir hakimiyete sahip olduğu 14 Afrika ülkesindeki fiili sömürgeciliği bitmiş olsa da, oralarda günümüzde de ekonomik anlamda hala çok etkili olan Fransa, tropik ahşap konusunda da tam bir hammadde cenneti olup, gerek iç ve dış dekorasyon, gerekse ahşap iç ve dış mekan mobilyaları için oldukça zengin kaynaklara sahip olup, bu konuda diğer AB ülkelerine göe oldukça avantajlıdır.

KALİTELİ AHŞAP ÜRETİMİ

16 milyon hektar civarındaki geniş bir bio çeşitliliğe sahip orman alanları, 128 değişik ağaç türü ve yıllık yaklaşık 90 milyon metreküplük ahşap üretimi ile ülke sanayisi içerisinde önemli bir yere sahip olan Fransa ormanlarının endüstriyel kullanıma uygun olan ormanlarının önemli bir bölümü PEFC sertifikasyonuna tabi olup, ülkenin ürettiği ahşap malzemelerin %88lik kısmı da uluslararası sertifikalara sahiptir. Tamamı özel sektöre ait olan ağaçların işlenmesi sürdürülebilir yöntemlerle gerçekleştirilen Fransız ahşap ürünlerinin tamamı Batı Avrupa pazarlarında kabul edilen bir kaliteye sahiptir.

DÜNYANIN ÖNDE GELEN MOBİLYA PAZARLARINDAN

Fransa mobilya pazarı, istatistikler ışığında incelendiğinde, kimi iniş çıkışlar yaşamış olsa da gerek üretim ve pazar buyüklüğü, gerekse de ithalat ve ihracat rakamları anlamında her zaman dünyanın önde gelen ilk 10 ülkesi içerisinde olmayı başarmış bir pazar olarak karşımıza çıkmaktadır.

Son 10 yıl içerisinde dünya ve Avrupa pazarlarındaki dalgalanmalara parallel bir seyir gösteren Fransa ekonomisi içerisinde, mobilya endüstriside benzeri bir çizgi izlemiş 2004 yılında 8.5 milyon euroluk bir tüketim seviyesinde iken 2007de 9.7 milyonluk bir zirve görmüş, 2013 sonunda ise 9.3lük bir seviyede devam ederken, 2016ya girerken bu yılı 10 milyon euro civarında bir satış rakamıyla kapatması beklenmektedir. (İlk 9 ay 9.4 milyon Euro)

Özetle, uzun bir duraklama dönemi sonrasında yeniden bir kıpırdanmanın yaşadığı Fransada, sektör de pozitif rakamlara sahip olup, 2015 yılının ilk 9 ayında mobilya pazarının % 2.4 oranında büyüdüğü gözlenmiştir.

Fransız Mobilya Federasyonunun 2014 raporu ışığında, Fransız mobilya pazarının genel bir panoroması çıkartılmak istenirse, karşımıza şöyle bir tablo çıkmakta :

Bir yıl öncesi itibariyle Fransız mobilya pazarı büyüklüğü 9.5 milyar Euro olarak ölçülmekte, sektörde 470i 25 kişiden fazla işçi istihdam eden orta ve büyük ölçekli olmak üzere 12.052 kuruluş faaliyet göstermekte, dörtte üçü erkek, dörtte biri kadın olmak üzere 62.936 ücretli çalışmakta, üretim ağırlıklı olarak ülkenin batı kıyıları ve güneyinde gerçekleştirilmektedir.Üretilen Fransız mobilyalarının %15,8i mutfak, %30,9u ofis, %1i bahçe mobilyası olup, kalan %52,3ü ise ev mobilyasıdır. Üretim haricinde, mobilya dağıtım ve perakende ağında ise (mağazalar, alışveriş merkezleri v.b. dahil ) yaklaşık 9.000 kuruluşta 60.000 civarında kişi istihdam edilmektedir.

ÜRETİM TÜKETİM - İTHALAT İHRACAT SIRALAMALARI

Fransa, Almanya ve İtalyadan sonra Avrupanın üçüncü büyük pazarı olup, İngiltere ile birlikte bu dört ülke tüm Avrupa mobilya tüketiminin üçte ikisini gerçekleştirmektedir.Fransa aynı zamanda Avrupanın en büyük üçüncü üreticisi konumunda olmasına karşın, dünya mobilya üretiminde ise 10.culuğa kadar gerilemiştir.

İhracatta da durum farklı değildir ve global ölçekte şimdilik onuncu sırada yer almaktadır Fransa. Oysa bundan 10 yıl öncesine kadar dünya mobilya ihracatında 6. sırada yer alırken 2014 rakamları itibariyle ilk on içerisinde tutunmaya çalışmakta ve yerini yakın zaman içerisinde Malezyaya kaptıracağı öngörülmektedir.

Dünya mobilya tüketim istatistiklerinde ise Fransa 17 milyar dolar ve %4lük bir oran ile 6. sırada yer almaktadır. Öte yandan önemli bir mobilya ithalatçısı konumunda olan bu ülke, ABD ve Almanyanın ardında ihracatta üçüncü sırada yer almaktadır. Fransanın mobilya ithalatı yaptığı ülkeler arasında sırasıyla Çin, Almanya, İtalya, Polonya, İspanya, Belçike, Portekiz, Romanya, Danimarka ve Vietnam bulunuyor.

Türkiyenin mobilya ithalatında da önemli bir sıraya sahip olan Fransa, mobilya aldığımız Avrupa ülkeleri arasında Almanya, İngiltere ve İtalyadan sonra 4. sırada gelmektedir.

KRİZ SONRASI TOPARLANMA ve REKABETÇİLİK

Diğer ülkelere oranla, global finans krizi atlatma anlamında oldukça hızlı toparlanan ve başarılı bir performans göstererek kriz öncesi seviyelerine ulaşan Fransa mobilya pazarı, geleneksel prestijini kazanma peşinde.

Zaten, Fransız mobilya endüstrisinde faaliyet gösteren firmalar, çoğunlukla son 5 6 yılda Batı Avrupa pazarlarında daralan talep karşısında büyük kayıplara uğramadan, hatta stable bir çizgi izleyerek atlatmışlar. Brebir konuştuğumuz firmalar, bu başarılarını, iç pazarda yürüttükleri başarılı kampanyalar ve geleneksel olarak perakende zincirleri ile olan sıkı işbirliklerine bağlıyorlar. Hatta büyük kimi Fransız markalarının Fly, But, Atlas, Crozatier gibi büyük dağıtım kanalları ile güçlü ortaklıkları bulunuyor.

Öte yandan ülke çapında çok katı bir biçimde uygulanan ve zorunlu olan eco-label çalışmaları, bir yandan maliyet anlamında kimi yükler ekliyormuş gibi gözükmesine karşın, Fransız mobilyalarının kalite düzeyini diğerlerinin bir adım önüne çıkarmış gibi gözüküyor. Bu konuda aynı şekilde ithalat rejimindeki uyguladıkları titizlikleri de, özellikle dünyanın en kaliteli tropik ahşap malzemesini kullanıyor olmaları gerçeğinin arkasında yatan nedenlerin başında geliyor. Tabii, Afrikanın en verimli kaynaklarına diğer tüm Batılı ülkelerden daha önce ulaşmış olmalarının da payı yadsınamaz.

Aynı katılıkta uygulanan marka çalışmaları ve kopyalama karşısındaki bariyerler, sadece günümüz tasarımları değil, eski dönemlere ait Art Nouveau, Louis XV, Venetian vb. tarzlara da uygulandığından, ve hem toptan, hem perakende satışlarda kullanılan tüm kalite vb. belge ve standart sertifikasyonlarının yanısıra her ürün için ayra ayrı kullanılan zorunlu kimlik belgeleri de göz önüne alındığında Fransız mobilyalarının özgün üretimlerini koruma ve kalite çıtalarını her zaman yukarıda tutabilme açısından İtalyan mobilyaları ile yarıştığı, hatta onlara bile kök söktürdükleri söylenebilir. Fransızların bu konudaki tutuculukları kendilerine bir avantaj olarak geri dönmüş durumda.

Tüm bu gerçekler de göstermektedir ki, bu konuda önemli artılara sahip olan Fransız mobilyasının en önemli itici gücü kalite olarak çıkmakta karşımıza. Batı Avrupa tarzı modern bir tasarımın gerek kullanılan hammadde ve işçiliğin kalitesi, gerekse de sürdürülebilirlik, sağlık ve çevre dostu olma gibi kriterler eşliğinde Fransız mobilyası hep çıtanın üzerinde kalmaya çalışıyor.Tüm bu özelliklerine ek olarak, buralarda oldukça çok önem verilen formaldehit ve diğer uçucular, zararlı boya vb. maddelerin kullanımı konusunda katı kurallar uygulması, ve kamu sağlığı konusunda oldukça duyarlı olunması gibi faktörler de eklenince, Fransız mobilya üreticilerin ürünlerinin özellikle AB ülkeleri içerisinde neden bu kadar prim yaptığı ve tercih edilen markalar içerisinde olduğu anlaşılıyor olsa gerek.

Öte yandan, globalizmin rekabetçi savaşında fiyat açısından çok da ucuz olmayan Fransız mobilyasının, kendilerine sorulduğunda doğru bir kalite-fiyat dengesine sahip olduğu ifade edilse de, dünya mobilya pazarlarında ancak markasıyla ön plana çıkabildiği, price sensitive bölgelerde pek de şansı olmadığı bir gerçek.

ÇÜNKÜ BİZİM MOBİLYAMIZ FRANSIZ MALI !

Ancak Fransızlar bundan memnun, hatta bunu bir pazarlama unsuru olarak kullanıyorlar. Her ne kadar eski günlerini özleseler de, bu anlamda pek de burunlarından kıl aldırmayan Fransız mobilya üreticileri, bizi bu kaliteyi talep eden alsın, bizim herkese mal satma gibi bir önceliğimiz yok derken markaları ile övündüklerini de saklamıyorlar.

Günümüz dünyasında ticari anlamda bu anlayışın ne kadar başarılı olacağını göreceğiz ama, kendilerine insanlar neden sizin ürünlerini alsınlar ve En önemli rekabetçi avantajınızın ne olduğunu düşünüyorsunuz diye sorduğumuz Fransız mobilya üreticileri, hala aynı tereddüt etmeden ve gururla aynı yanıtı veriyorlar : Çünkü bizim mobilyamız Fransız malı !
yazar

E-bülten için e-posta bırak