2023 savaşlar ve depremlerle sarsılan bölgemizin kaos yılı oldu.
Yaşlıysan en çok sağlıklı bir hayat ve çocuklarına güzel bir gelecek düşlersin. Gençler için aşk ve güvenli bir iş hayatı, işletme sahibi içinse sürdürülebilir bir ekonomi içinde üretimin güvencesi, yatırımlarını koruma kaygısı vardır. Bunlar gerçekleşmezse de umutları bir sonraki yıllara satar yaşam mücadelemize devam ederiz. Hayat nereden baktığın, hangi noktada durduğuna göre değişik sonuçlar yaratır. Hayatın ortak bir sonucu ise giderek değişen yaşam koşulları, ilgi alanları sosyal ilişkilerdir. Sonuç; Yeni yaşam ilişkilerinin ortaya çıkardığı konformist hayatın, teknoloji ve dijital dünya ile kuşatılmış hayatlarımızı bizlerin ellerinden alıp gitmesi. Hayatlarımız ister zengin ister fakir veya orta direk olunuz zamanımızın çoğunu bizlerden alan, giderek iş ve çalışma koşullarımızı , beğenilerimizi yönlendiren bu sosyal ağlar hayatlarımızın merkezine oturuyor. Dünya genelinde yapılan çalışmalarda Türk insanının teknoloji ve telefon bağımlılığı, günlük kullanım oranları ortalama istatistiklerin çok üzerinde çıkıyor. İnternet üzerinden ürün ve hizmetlerin satışlarında rekorlar kırılıyor. Pandemide deneyimlenen evden çalışma sistemleri pandemi sonrasında yüzde 30-40 cıvarında devam ediyor ve yeni kuşaklar, bir kurum içinde düzenli çalışmayı tercih etmiyorlar. Bazı zorlu mesleklerde ve emek yoğun işlerde çok ciddi istihdam sorunları ortaya çıktı. Fabrika ve atölyeler eleman bulmakta zorluk yaşıyorlar. Şüphesiz bunda ekonomik krizlerin ortaya çıkardığı ücret yetersizlikleri, sürekli enflasyon ve geçim sorunlarının da etkisi çok fazla. Bu durum çalışan için de işveren için de önemli bir handikap. Bir yandan girdi maliyetleri, vergiler ve işletme maliyetleri öte yandan daralan pazarlar, toplumun satın alma gücünün zayıflaması ile ortaya çıkan talep yetersizlikleri, pahalılık ve temel gıda maddelerindeki aşırı zamlar bize bir önceki yılları aratıyor. Yıllar ömrümüzü eksiltirken, kesenin dibinde kalanları da alıp götürüyor.
Saygılarımla
Nesip Uzun