Editör Yazıları - Haberler

Her yeni yıl insanoğlunda umutların yeşereceği, güzel düşlerin kurulduğu bir müjdeyi saklar bağrında. Nerede, hangi ülkede olduğun sınıfsal kategorilerin ve varlıkların ötesinde bir düştür bu. Oysa bunun çok zor olduğunu bilsen de gelecek güzel hayaller kurmak, güçlü planlar yapmak yine de umut verir insana.

Doğu toplumları için Cumhuriyet ve demokrasi, tabi ki laisizm çok değerli bir mirastır. Ülkemizde ağır aksak yürümesi, kimi dönemlerde ağır yara almış olsa da, yaşadığımız şu 100 yıl içinde Türkiye’nin tarihsel sürecinde topluma neleri katıp neleri götürdüğü açık şekilde önümüzde duruyor.

Dünyada çok hızlı değişimler yaşanıyor. Savaşlar ve ekonomik krizler her tarafı sarsarken, petrol ve enerji tröstleri ile borsa spekülatörleri daha da zenginleşiyorlar. Dünya genelinde yoksullukla zenginlik arasındaki çıta sürekli büyüyor. Küresel ısınmanın etkileri her yıl daha çok kendini gösteriyor. Doğa katliamları ekolojik değişiklikler sınıf ayrımı gözetmeksizin yerküre üzerinde yaşayan bütün canlıları etkileyecek. İşte o zaman bir karıncanın faydasını, bir arının doğal yaşam döngüsündeki etkisini daha fazla anlayacağız.

Türkiye zorlu bir maratondan ve çok, çekişmeli bir seçim atmosferinden sonra; şimdi kendi dengelerini kurmaya çalışıyor. İktidar yeni kadrolarla farklı bir ekonomik süreç izleyeceğini söyleyerek reel ekonominin kurallarıyla çalışacaklarını, bu düşünceyle de maliyeden, Maliye’den,Merkez bankası yönetimine, iç işlerinden Dış işlerine kadar tüm kilit kadroları değiştirdi. Özellikle Maliye ve Merkez bankası deneyimli kadrolarla güçlendirildi, dilerim bu kadroların bağımsız çalışmalarına müdahale edilerek topluma açıklanan çizgilerinden sapmazlar.

İmalat sektörleri içinde en ağır koşullarda dahi kendini yeniden organize etme imkanları ve becerisine sahip bir sektörümüz var. Türkiye’nin önemli lokomotif sektörlerinden olan mobilya , Orman ürünleri Aksesuarlar ve İşleme makineleri sektörü, İCE kodlarında farklı kümelenmelerde yer alsa da, bu ana ve ara üretim alanlarını oluşturan ve bizim kısaca mobilya sektörü diye tanımladığımız sektör, tüm bileşenleriyle devasa bir katma değer, istihdam, üretim ekonomisi ile ihracat pazarı yaratıyor. En zor şartlarda bile biri olmazsa diğeri dinamiklerini yaşatıyor.

Beklentiler ve umutlarla geçen 365 günü geride bıraktık, Bu yılın umut torbasında neler neler vardı!...ama kimi buhar, kimi de teselli olarak geçip gitti. Geride bıraktıkları ise sonuçlarıyla yıllar boyu gelecek kuşaklar tarafında tartışılacaktır.

Eylül ekim ayları tam da krizlerin konuşulduğu bir ortamda kapsadığı ihtisas fuarlarıyla pek çok sektörde olduğu gibi Mobilya imalat ve üretim sektörüne de hareket getirdi. Bir yandan hemen her gün krizler ve yakın gelecek develüasyonları konuşulurken Enflasyonist ekonomilerde şaşırtma dengesizliklerle sürpriz dönüşümler yaşıyoruz. Petrol, doğalgaz fiyatları yükseliyor

Son 3 yıl içinde dünya genelindeki değişimler, yüz yılın en önemli olayları içinde değerlendirilebilir. Üç yıla yakın süren Pandemi ve onun yarattığı sorunlar, insan sağlığından ruh dünyamıza, ekonomik yaşamımıza kadar çok büyük tahribatlar oluşturdu. Küresel dünya henüz bu ekonomik ve sosyolojik kırılmayı atlatamadı. İş hayatına uyum sağlayamıyor,

Yaz ayları verimlilik aylarıdır, yazın çocukluğumuzda en ucuz meyveler yer tarladan domates toplardık. Sonra büyüdük ve önce büyük şehrin pazarlarında, sonra da marketlerde kendini yeniden üretmeyen tek seferlik sebze ve meyveler yemeye başladık. . Kentlerden kaçışlarıyla yazı tekrar özledik. Köy ziyaretlerinde yada tatil beldelerindeki küçük pazarlarda bu duyguları yeniden yaşama heyecanıyla yazları bekliyoruz. Ama artık yazlar da eski yazlar gibi değil, kentlerde, köylerde ve kasabalarda Hormonlu yapay hayat kılcallarına kadar işlemiş ülkenin.

Başarı hikayeleri çoğunlukla yokluktan yaratılan başarıların taçlanması olarak çıkar karşımıza. Bunlar insana ilham veren olaylardır, gerek bireysel, gerekse de toplumsal örneklemelerde başarıya giden yolun azim, çalışkanlık disiplin ve özveriden geçtiği olgusu üzerine çok değerli dersler verir hepimize. Ama ya ötesi. İşinizde çok başarılısınız, bilmem kaç milyon dolarlık ihracata imza attınız, şu kadar işçi çalıştırıyor ve önemli derneklerde liderlik de yapabilirsiniz.

İyi başlayan bir yılın ilk çeyreğinde hemen yanı başımızda komşumuz Ukrayna’da başlayan Ukrayna - Rusya savaşı dünya siyaset ve ekonomi dengelerini değiştirdi. Uzun bir süredir Ukrayna’ya bağlı Donets’te başlayan yerel özerklik çatışmaları sekiz yıl sonra devlet ilanı ve akabinde Rusya’nın ve 15 ülkenin bu kararı tanımasıyla birlikte başlayan çatışmalar bir anda Rusya ile Ukrayna’nın sıcak savaşına ve ardından da Rusya’nın Ukrayna’yı ülkenin dört bir tarafından kuşatarak gerçekleştirdiği askeri kuşatma ve işgale dönüştü.

Çok bilinen bir ekonomi ve siyaset terimidir ’bir adım ileri, iki adım geri’. Aralık sonunda yaşadığımız finansal sürprizleri Ocak başında yeni sürprizlerle yaşamaya devam ediyoruz. Ekonomi jargonuyla bunları açıklamak zor olsa da burası Türkiye fenomenimize davam ediyoruz. Dolar kurunun 18,53 , Euro’nun 20,57’nin tadına baktığı bir ülkede yaşayınca, bu kökü dışarda! Melanetin bir kez tadını aldığı zirveyi yaşama arzusu hepimizi derinden kaygılandırıyor.